Osmanlıdan Günümüze Taşınan Tesbih Ustalığı
Güzelim ülkemin tarihinden dokular, Osmanlıdan günümüze kadar taşınan her köşesinde güzellikleri yakalıyoruz. Gerçek Osmanlı tesbih, eşsiz ustalık sanatıdır. Tabii ki çeşitleri arasında farklı özelliklerde ayrı dokuya sahip olan ürünler vardır. Kuka, fil dişisi, kehribar, doğal taş, cam, kemik eski objelerden katalin var.
Kimi zaman sabırla, keyifle Allah diyerek çekeriz. Tesbihlerin elden ele nesilden kuşaklara aktıran hikayelerini dinleriz. Yeri hayatımızda önemini giderek artırmasıdır. Ustalarımızın çoğu bu işi severek gönüllerini ortaya koyarak yapmaktadır. Ustasının ağzından dinleyelim. Nasıl başladığını, tabii ki 4-5 sene bu işi hobi olarak sürdürdüm. Hevesimi olan tutkumdan dolayı koleksiyon yaptım. Hobi olarak uğraştım. Tesbihle haşır neşir olmam, oldukça merakım giderek artı. Merakı olan kişilerle tanışmak, o çevreye ev sahipliği yapanlarla aynı ortamı paylaşmak bana büyük keyifler veriyordu.
Hammadeleri değerlerini eski, yeni stil hepsini öğrenmeye başladım. Tesbih tutku oluşu hobi olarak yaparken. Yapmış olduğum ürünlerin tutulması talep edilmesi, çevrelerden rağbetin yükseltmesi sonrasında kendimi tesbih ustalığına itti. Ticari bir boyuta taşımamız bismillah dememle ilk küçük atölyemi kurdum. Bu işi sevdim önemsedim değer verdim. Sebebi çok mutlu olduğum, huzur bulduğum mabedim gibi geldi. İnsan sevdiği işi yapacakmış. Onu öğrenmeme sebep verdi. Yaparken İnsan rahatlıyor. Şarj oluyor. İşini severek yaptıktan sonra başarılı oluyorsun. Ustalığın ilk anahtarı olan, gönülden akan suya yol olmaktır.
Kimi zaman sabırla, keyifle Allah diyerek çekeriz. Tesbihlerin elden ele nesilden kuşaklara aktıran hikayelerini dinleriz. Yeri hayatımızda önemini giderek artırmasıdır. Ustalarımızın çoğu bu işi severek gönüllerini ortaya koyarak yapmaktadır. Ustasının ağzından dinleyelim. Nasıl başladığını, tabii ki 4-5 sene bu işi hobi olarak sürdürdüm. Hevesimi olan tutkumdan dolayı koleksiyon yaptım. Hobi olarak uğraştım. Tesbihle haşır neşir olmam, oldukça merakım giderek artı. Merakı olan kişilerle tanışmak, o çevreye ev sahipliği yapanlarla aynı ortamı paylaşmak bana büyük keyifler veriyordu.
Hammadeleri değerlerini eski, yeni stil hepsini öğrenmeye başladım. Tesbih tutku oluşu hobi olarak yaparken. Yapmış olduğum ürünlerin tutulması talep edilmesi, çevrelerden rağbetin yükseltmesi sonrasında kendimi tesbih ustalığına itti. Ticari bir boyuta taşımamız bismillah dememle ilk küçük atölyemi kurdum. Bu işi sevdim önemsedim değer verdim. Sebebi çok mutlu olduğum, huzur bulduğum mabedim gibi geldi. İnsan sevdiği işi yapacakmış. Onu öğrenmeme sebep verdi. Yaparken İnsan rahatlıyor. Şarj oluyor. İşini severek yaptıktan sonra başarılı oluyorsun. Ustalığın ilk anahtarı olan, gönülden akan suya yol olmaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder